10 Ocak 2016 Pazar

İki dilde eğitim... Avantajları ve Zorlukları... Bilingual Education... Advantages and Difficulties...


Oğuz, artık Dubai’de... Dubai’nin iki dilde eğitim yapan tek okulu Swiss International Scientific School’da... Bir hafta bütün dersler İngilizce, bir hafta Fransızca. Arada bir de mecburi 6 saat Arapça...

Sizlerden gelen sorular ve cevaplarım:

1.       Kafaları karışmıyor mu?..

Uzun yıllardır Dubai gibi ultra çok uluslu bir memlekette yaşayan çocuklar zaten alışmış olmalılar. Bizim okulumuzda 50’den fazla milliyet var. Say deseniz inanın ki sayamam o kadar farklı milliyeti. Nüfusun %85’nin yabancı olduğu bir Emirlik burası. Bunun yanında evlerinde zaten iki dil konuşulan çocuklar var. Annenin anadili İngilizce, babanın Fransızca mesela. Dolayısı ile zaten iki dilli ortam onların doğalı. Oğuz gibi çocuklara gelince... İngilizcesi Türkiye’de çok iyi idi. Burada anadili gibi olmadığı gayet açık. Ama konu okumaya gelince sınıfındaki anadili İngilizce olan çocukların pek çoğundan daha iyi.

‘Çift dilde eğitimin avantajlarından söz etmek için dillerin aynı alfabe sisteminde olması gerekir.’ diyor uzmanlar. Bu durumda bizim üçüncü yabancı dilimiz Arapça giriyor gündeme...

Ve... Oğuz İngilizce ödevini yaparken tersten yazmaya başlıyor bir gün aniden. Hala bazen satırın ters tarafından yazmaya doğru gitse de eli  ‘Heee, yine karıştırdım.’ diye düzeltiyor artık kendiliğinden.

Dolayısı ile bizim durumumuzda kafa karışıklığı bazen Arapça’dan kaynaklı olabiliyor.

2.       Ana dili İngilizce veya Fransızca olan çocuklar daha avantajlı değiller mi?..

‘Kesinlikle şu an için daha avantajlılar. Ama eğitim, gelecek için yapılan bir yatırım değil mi zaten?’ deyip uzun vadeli düşünüyoruz. Tabi Fransızca karnemiz ne olur bilemem şimdiden. Çünkü sadece İngilizce eğitimini seçseydik, Oğuz yabancı dil olarak Fransızca veya Almanca alacaktı. Ama biz çift dilde eğitimi seçince derslerin işleyişi ve hedefler farklı oluyor. Fransız okulunda ilkokul 2. sınıf Fransızca dersi, matematik dersi ve konular nasıl işleniyorsa sistem bu şekilde işliyor, Fransızca’yı bilmeyen çocuklara göre değil.

3.       Yazık ona, isyan etmiyor mu, oyuna vakti kalıyor mu?..

Dün akşam ben de ‘yazık ona’ diye düşünmedim değil ne yalan söyleyeyim. Zaten şikayet eden, isyan eden bir çocuk değil. Ne yüklesen yapmaya çalışıyor. Sunumlar hazırlıyor, projeler yapıyor. ‘Çok yoruldum, ne zaman tatil olacak?’ dedi dün akşam. Yine de buradaki ödevlerinin eski okulundaki ödevlere göre daha ilginç olduğunu söylüyor.

İki dilde eğitimin faydaları

Araştırmalar iki dilde eğitim görmüş beyinlerin daha iyi geliştiğini ve hatta yaşlılık yıllarında genç beyinleri aratmayacak keskinlikte olduğunu söylüyor. İki veya hatta daha çok dilde eğitim, beyin gelişimi ve sağlığı için sigorta görevini görüyor.

Böyle bir eğitim sisteminden geçen çocukların görsel problem çözme ve analitik yetilerinin, tek dilde eğitim gören çocuklardan daha iyi olduğu söyleniyor.

‘Çift dilde eğitim normal zihinsel gelişimde her çocuk için çok değerli ve ilginç bir fırsat iken yetenekli çocuklar için ise inanılmaz bir açılım sağlıyor.’ diyor uzmanlar.

Araştırmalar iki dilde eğitimde, çocukların iki dilde de çok yetkin olamayacağı algısını çürütüyor. Bu çocuklarda dili doğru, güçlü kullanma ve ifade yeteneklerinin, tek dilde eğitim gören çocuklara göre daha güçlü olduğu söyleniyor.

Çift dilde eğitim gören çocukların sosyal yönden daha güçlü olduğu, değişik ortam ve kültürlere daha kolay uyum sağladıkları ve daha açık fikirli insanlar olarak yetiştikleri düşünülüyor. Araştırmalar bunu söylese de, bu konuda aile içi eğitimin ve kültürün daha baskın olabileceğini düşünmeden edemiyorum. (Bu da başka bir sayının konusu...)

Yabancı dilde eğitime ne zaman başlamalı?

Yabancı dil eğitimine erken yaşta başlamak önemli. Araştırmalar 3 yaşındaki bir çocuğun 13 yaşındaki bir çocuğa göre yeni bir dili çok daha kolay ve yetkin şekilde öğrendiğini söylüyor.

İki dilde eğitim için ise 9-10 yaşından önce böyle bir sisteme geçilmesinin daha avantajlı olduğunun altı çiziliyor. ‘İki dilde eğitimi seçecekseniz en az 2-3 yıl böyle bir eğitim sisteminde kalmanız gerekir.’ diye ekliyor uzmanlar.

Oğuz, 6 yaşında bu sisteme geçti. Dubai’de hayatımız boyunca yaşamayacağımızı, İstanbul’da böyle bir eğitim imkanının olmadığını ve muhtemelen her 3-4 yılda bir oradan oraya gitme ihtimalimizin yüksek olduğunu düşünürsek, iki dilde eğitimin devamlılığını sağlamak gibi bir yükümlülüğümüz doğdu anne-baba olarak.

Bir taraftan emekli ilkokul öğretmeni, torunlarına ultra düşkün ve anadiline gönülden bağlı anneannemiz her fırsatta hatırlatıyor. ‘Türkçe’yi sakın ihmal etmeyin!..’ diye...

Annenin sorumlulukları artıyor!..


1 yorum:

Unknown dedi ki...

Merhaba sevgili ebru,
6 ve 8,yaşlarındaki iki oğlumun dil bilmediğini göze alırsak Dubai de okul uyum sorununu kolaylaştırmak adına bir önerimiz olur mu🤗
Sevgilerle
Yasemin